• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası

İstanbul Denver Gelişim Test ve Eğitim Merkezi
Randevu : 0533 373 81 23

0-6 Ay Arası
Sağlıklı gözüken çocukları olası sorunları yönünden taranması
12-18 Ay Arası
Riskli Bebekler ve Gelişimsel Gerilik Olduğundan kuşkulanılan işlevlerde
02-03 Yaş Arası
Gelişimsel sorunu konusunda tanı almış ve özel eğitime başlatılan çocukların ilk değerlendirmeleri
05-06 Yaş Arası
Okulöncesi eğitim kurumuna başlayan çocuğun beceri düzeyinin ve gelişiminin belirlenmesi
Üyelik Girişi
Site Haritası
Takvim
Öğrenci ve Okul Sorunları Randevu

Öğrenci ve Okul Sorunları Randevu:0533-373 8123

ÇOCUKTA DAVRANIŞ SORUNLARI

ÇOCUKTA DAVRANIŞ SORUNLARI

Çocukluk gelişim safhalarında yaşanan problemler çocukta davranım bozukluğuna neden

olabilmektedir. Peki nedir bu gelişim safhaları:

Erken çocukluk-güven duygusu

Erken çocukluk-bağımsızlık duygusu

Okul öncesi-girişkenlik duygusu

Okul çağı-Çalışma duygusu

Ergen-kimlik duygusu

SIK GÖRÜLEN DAVRANIŞ BOZUKLUKLARI:

Alt ıslatma,kekemelik,parmak emme,uyku ve yemek bozuklukları,çalma,yalan

 söyleme,bağımlılık,korkular,

saldırganlık,sürekli kuralları çiğneme,okuldan kaçma.

     Davranış bozuklukluğu çocuğun ruhsal sorunlarının davranışa aktarması sonucu ortaya

çıkar. Davranış bozukluğu olması için o davranış yaşına uyuyor mu,yoğunluğu nedir,sürekli

mi,cinsel rol beklentisine uyuyor mu bakılır.

Davranış bozukluğu oldukça sık görülmektedir. Ergenler arasında görülme sıklığının %15e

kadar yükseldiğini gösteren araştırmalar bulunmaktadır.Çocuklarda yıkıcı davranım

bozukluğu ilk belirtiler 5-6 yaşlarında olur ve genelde 10 yaş civarında belirgin hal alır.

Dikkat eksikliği,hiperaktivite bozukluğu,öğrenme bozukluğu,zeka geriliği,madde bağımlılığı

ve duygusal pronlem yaşayan çocuklar risk altındadır.

Koruyucu faktörler ise, üstün zekalı olma,sosyal becerisinin yüksek olması,davranım

bozukluğu olmayan arkadaş çevresinin olmaı,yüksek benlik saygısı,ailenin desteği.

Davranış Sorunları olan Çocukları Tedavi Edelim

Yıkıcı davranım bozukluğu olan çocuklar büyük oranda tedavi edilebilirler. Çocukta agresif

davranışlar dikkate alınmalıdır; her çocuk yaptığı davranışta mesaj veriyordur. Aile-okul-

psikolog üçlemesi çocuğun yıkıcı davranım bozukluğunu azaltmaktadır.

Psikolog Danışma
Aidat Borcu Sorgulama
Öğrenci Koçu Aile Evlilik Çift Danışmanı Dr. Ekrem Çulfa 0533 373 8123
ekremculfa@gmail.com
İlişkinin Geleceği Hakkında Sağlıklı Karar Verme Yolları Nelerdir?
02/02/2022
İlişkinin Geleceği Hakkında Sağlıklı Karar Verme Yolları Nelerdir?

Çiftler Arasında Aldatma Olayı Neden Olur? İlişkinin Geleceği Hakkında Sağlıklı Karar Verme Yolları Nelerdir?

Merhaba Değerli Dostlar,

Öncelikle Yeni yılınızı içtenlikle kutlar, sağlıklı, mutlu, huzurlu, bereketli, verimli, güzellikler dolu ve her şeyin gönlünüzce olduğu bir yıl yaşamanızı dilerim.

Bugünkü yazımı yine toplumun kanayan yaralarından biri olan ''Aldatma (Sadakatsizlik)'' konusuna ayırma gereği duydum.

Aldatma (Sadakatsizlik), eşin rızası olmadan başka kişilerle yaşanan duygusal ya da cinsel ilişkilerdir.

Başlarken konuyla ilgili olarak, sağlıklı evlilikler için olmazsa olmazlardan biri dediğimiz empati sözcüğünü aldatma eylemiyle bağdaştırmaya yönelik şu şekilde açıklamayı uygun görüyoruz; ''hiç kimse, eşinin kendisine yapmasını istemediği bir şeyi eşine yapmamalıdır''. İşte aldatma olayı da bunlardan bir tanesidir.

Çoğu kişinin bildiğinin aksine “Aldatma sorunu”, eş, dost, akraba ve arkadaşların yardımı ve yönlendirilmesi ile çözülecek bir konu değildir. Çünkü böyle durumlarda herkes kendisine yakın hissettiği tarafı tutma ve destekleme yoluna gider ki, çoğunlukla yönlendirmeler Kuran’a el basma, yeminler etmeler, kesinlikle bir daha olmayacak, aslında sadece çay içtik, aramızda bir şey yok, hiçbir şey yaşamadık, dertleştik sadece gibi sözler vermeler ile sorunun üstünü kapatmaya dönük olur. O yüzden bu tür hayati sorunlar, eşler arasında çözüme kavuşturulamıyorsa, yakın çevrenin yardımıyla değil, kesinlikle uzmanların profesyonel desteğine başvurarak çözme yoluna gitmek en doğru adım olacaktır.

Aldatma, aldatan kişi tarafından eşe karşı yapılan en büyük saygısızlık, güven ve dürüstlük konularında ağır yıkım yaşatan psikolojik bir şiddettir. Ayrıca, aile yaşantısının ve dinamiklerinin temeline konmuş bir dinamittir. Bu durumda eşini aldatan ya da aldatmayı düşünen kişi kendisine önce şunu sormalıdır; ''Eşim beni aldatsa ne yaparım?''

Aldatma, kişinin karakteri, yetişme ortamı, temel değer yargıları, toplumsal dinamiklerin ve yaşam tarzının bütünüyle ilgili bir davranış biçimidir.
Aldatılmak, aldatılan taraf için (ayrıcalıklı durumlar dışında – zihinsel engel vb.) kolay kabullenil(e)meyen bir felaket olmanın yanında güven ve sevgi konusunda yaşadığı duygusal bir sarsıntıdır. Affetmek ise, aldatılan için çok zor ve üzerinde çalışılması gereken oldukça sıkıntılı bir süreçtir.

Aynı zamanda aldatma, eşin ve aile bireylerinin psikolojisine zarar veren, evliliğin sorunlu olduğunu gösteren, fiziksel ya da duygusal olarak gerçekleştirilen ve yasak ilişki adını verdiğimiz kabul görmeyen bir yaşam tarzıdır. Üstelik çok önemli bir ilişki sorunudur. Aldatmanın en büyük zararını ise aldatılan taraf ve varsa çocuklar çeker. Daha önceki ''Aile İçi Şiddeti Önleme ve Öfke Kontrolü'' başlıklı yazımda bahsettiğim gibi, çocuk her şeyi ailede öğrenir ve yetişkinlik döneminde de ayrıcalıklı durumlar dışında büyük olasılıkla aynı yaşam tarzını devam ettirir. Çocuklar söylediklerinizden çok yaptıklarınızı yapar, rol model alır ve devam ettirler.

Aldatma, çiftler arasında saygıya, dürüstlük adına güven duygusuna ve sevgiye çok ağır darbe vurur ve ilişkinin devamını da tehlikeye sokar. Akıl ve ruh sağlığı yerinde ve psikolojik sorunları olmayan birinin aldatmaya geçerli bir neden bulması oldukça zordur, çünkü evliliğin kangrenidir ve asla geçerli bir bahanesi asla ol(a)maz. Hangi neden(ler)den dolayı olursa olsun, eğer kişi eşini aldatma noktasına geldiğini ve bunu yapma hakkına sahip olduğunu düşünüyorsa, evliyken bu davranışı gerçekleştirmek yerine, eşinden ayrılarak toplumsal değer yargılarını da göz ardı etmeden ''kendi özgürlük alanında'' istediği ve benimsediği yaşam tarzını sürdürebilir.

Aldatma, evliliklerde yaşanan hiçbir sorunu çözmez ve tam tersine, çözümü daha da zorlaştırır. Bu anlamda, aldatmaya neden olarak birçok madde sıralanabilir, ama bu konuda sadece bireysel değil, toplumun kültürel ve yaşamsal döngüsüne de bakmak gerekmektedir. Dünyanın neresinde olursa olsun, inanç sistemi, yaşam tarzı ve kültürel yapı değişik de olsa, aldat(ıl)ma konusunda duygular ve sonuç hemen hemen aynıdır. Aldatma sonucunda ilişki bitirilecekse de, devam ettirilecekse de mutlaka bir ilişki terapistinden profesyonel yardım alınmalıdır.

Aldatma konusunda etkili olan nedenlerin başında; aldatan kişinin karakter yapısı, çocukluk evresi, ergenlik geçmişi (ki bu, geç ergenlik dediğimiz ''Kırkından sonra azanı teneşir paklar'' sözünde yatan gerçektir), internetin sosyal medyanın amaç dışı ve gereksiz kullanılması, arkadaş çevresinin karakteristik yapısı ve yaşam tarzı (kişinin bundan ne kadar etkilenip etkilenmediği oldukça önemlidir (çünkü güçlü kişilik sahibi olan insanlar çevresindekilerden etkilenmez, mesafesini iyi korur – örneğin iş ortamı vb.), toplumsal duyguların sömürülmesi ve duyarsızlaşması, aile yapısının bozulması ve toplumsal birlik ve saygının yok olması adına son yıllarda televizyon kanallarında ardı arkası kesilmeyen ve ne yazık ki tüm uyarılarımıza rağmen izlenme rekorları kıran çarpık ilişkilerin yaşandığı diziler, özentiler, karşılan(a)mayan beklentiler, bağımlılıklar (alkol, uyuşturucu, kumar, oyun, bilgisayar, …), vb. gibi birçok değişik nedenler sıralanabilir.

Eşlerin birbirlerine karşı hissettikleri sevginin ve ilginin yeterince gösterilmemesi (ihmal etme) ya da gösteren tarafın ciddiyetsizlikle karşılaşması duyguların değersizlik görmesi, saygısızlık, sürekli eleştirme, fiziksel ve psikolojik şiddet, yargılama, cinsel isteksizlik ya da yetersizlik ve belki de önemsememe (ya da bir tarafın sadece ben istediğim zaman cinsel ilişki olur şeklinde yaklaşımı), sürekli ''Sen'' diliyle suçlama ve ''Ben'' diliyle bencillik ve benmerkezcilik yapma, aşağılama, eşi başkalarıyla kıyaslama, değiştirmeye çalışma, küçümseme ve önemsememe sonucu aralarında bir soğukluk ve uzaklık oluşturur. Bu dönemde taraflardan biri karakteri ve istek ya da beklentileri nedeniyle aldatma yolunu seçebilir. Ama şunu unutmamak gerekir; bu ihtiyaçlara karşılık vermek sadece tek tarafın yerine getirmesinin zorunlu olduğu bir yaklaşım değildir. Bir yandan yaşamın zorluklarına birlikte göğüs germeye çalışırken, diğer yandan da duygusal ve fiziksel yaklaşım ve ifadeleri değersizleştirmek asla sergilenmemesi gereken bir davranıştır.

Özünde, ''kadın ve erkeğin karşılıklı istek ve beklentileri, karakterleri ve sosyal çevresi birbiriyle olumlu yönde örtüşmelidir'' diyebiliriz. Bunu da aslında evlilik öncesinde ya da evlilik döneminde düzenli olarak bir uzman aile-evlilik-çift terapisti tarafından yapılacak olan eş uyumu analizi ile belirlemek mümkündür. Evlilik öncesinde ve evliyken bu analiz yapılırsa ileride yaşanacak sorunların ve travmaların önüne geçilmiş olur. Birbirine karşı eşlerin anlayış ölçütlerinin ortak noktalarda buluşması açısından da evlilik sağlığı için yararlıdır. Çünkü çoğunlukla insanlar farklı amaç, hedef ve duygularla evlilik sürdürmekte, eşini tam anlamıyla tanımamakta ya da sorunların çoğunu örtbas etmektedirler. Bu da aldatmaya yol açan nedenlerden biridir.

Eğer ilişkide sorun/lar varsa ve çiftler bu sorun(lar)a birlikte çözüm bulmak amacıyla sağlıklı iletişim kurarak doğru adım atmak yerine birbirlerine karşı suskunlaşıyorsa, yani iletişimsizlik varsa, ya da karşılıklı savaşıyorlarsa, bunun sonucunda sevgi bağları zayıflar ve ardından kopmaya doğru gider. Böyle olunca da bu birliktelik ayrılık sürecine girer ve ayrılığa kadar sadece birbirine katlanma ilişkisine dönüşür. Bu katlanmanın süresi ise eğer çocuk varsa biraz da onlara bağlıdır ve ne yazık ki çocuklar bu dönemde en çok mağdur olan taraftır. Kısaca; aldat(ıl)manın yaşandığı ilişkinin sağlıklı olduğu söylenemez.

Türkiye' de yapılmış bir araştırmanın sonucu şudur; erkeklerin % 58' i ve kadınların ise % 40'ı eşini en az bir kez aldatmıştır. Bu oranlara bakınca, demek ki birçok ailede saygısızlık, değersizlik, güvensizlik, mutsuzluk, huzursuzluk, çaresiz kabullenmişlik, sessizlik ve sorun var diyebiliriz.

Aldatan eş, samimi olarak eşinden özür dilemeli, affetmesini istemeli, bir daha yapmayacağı konusunda söz vermeli ve bir daha asla aynı yanlışı yapmamalıdır. Ayrıca, kaybettiği güveni tekrar kazanmak için gereken daha ne varsa onu yerine getirmelidir. Çiftler profesyonel yardım alarak yeni bir yaşama başlamaları gerekiyor.

Aldatılan taraf eğer affetme yolunu seçmişse, eşinin bir daha böyle bir yanlışı yapmayacağı konusunda ona güvenip güvenemeyeceğini görmek için eşini gözlemlemeli, konuyu sürekli gündeme getirmemeli, her şeyi zamana bırakmalıdır. Eğer şüphelerinden kurtulamıyorsa, sorunu aşamadığı için çıkmazda kalmışsa, en kısa zamanda bir uzman psikoloğa başvurmalıdır. Çünkü zaman geçtikçe beyni kemiren düşünceler ve aldatma tekrarlanacak kaygısıyla psikolojik sorun yaşama tehlikesi vardır. Üstelik duygusal yaşam kalitesi düşer ve zaman geçtikçe bu sorun, içinden çıkılmaz hale gelir.

Saygıyla, sevgiyle, güvenle, sağlıcakla ve mutlu kalın, hoşça ve dostça kalın değerli dostlar.

MYLIFE AİLE – EVLİLİK-ÇİFT VE İLİŞKİ DANIŞMANLIĞI- Ailevi ve bireysel konularda her türlü sorunlarınızın çözümü için yardıma hazırız bizi telefonla 0544 724 3650 iletişim numaramızdan arayıp ulaşabilirsiniz.


405 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

👨🏻‍🏫👩‍🏫Yabancı sınıf arkadaşlarımla nasıl daha cesur iletişim kurabilirim? Sesimi nasıl duyurab - 26/08/2023
👨🏻‍🏫👩‍🏫Yabancı sınıf arkadaşlarımla nasıl daha cesur iletişim kurabilirim? Sesimi nasıl duyurabilirim? Bana katılmalarını sağlamak için ne yapmalıyım? Ne yapmamalıyım? 👇👇👇Yabancı sınıf arkadaşlarınızla daha cesur bir şekilde iletişim kurmak
👨🏻‍🏫Psikolojik Yorgunluk Nedir? 👩‍🏫Psikolojik yorgunluğu yenmenin yolları - 24/08/2023
✍️Psikolojik yorgunluk, duygusal, zihinsel ve fiziksel açıdan aşırı tükenmişlik hissiyle karakterize olan bir durumdur. Yoğun stres, duygusal aşırı yüklenme, sürekli baskı altında olma, zorlu yaşam olayları veya uzun süreli zorlayıcı çalışma koşulla
İlişkilerde partnerine ilgi göstermenin ve değer vermenin önemi nedir? İlişkilerimde ilgisizlik ve d - 26/07/2023
İlişkilerde ilgi göstermek ve değer vermek, partnerinizi sevdiğinizi ve onun size önemli olduğunu hissettirmek için yapılan davranışlardır. İlgi göstermek, partnerinizin hayatındaki şeylere ilgi duymanız, onunla konuşmanız ve onun fikirlerine sayg
👨🏻‍🏫 Koçluk Nedir? Online Koçluk Hizmetlerinin faydaları nelerdir? - 22/07/2023
Koçluk, bir kişinin hedeflerini belirlemesine, bu hedeflere ulaşması için planlar yapmasına ve destek almasına yardımcı olan bir danışmanlık yöntemidir. Bir koç, kişinin kendine güvenini artırmak, öz disiplinini geliştirmek ve motivasyonunu yükseltm
Narsist Kişiler İş Yaşamımızı Nasıl Sabote Ediyorlar - 13/08/2022
İş yaşamımızı dolayısıyla da özel yaşamımızı çok etkileyen narsist kişileri ve özelliklerini tanımak için öncelikle narsizm nedir? konusunu psikiyatri ve psikoloji biliminin ışığında bir inceleyelim. Narsisizm, bir kişinin etrafındakilerin ihtiyaçl
Selamlaşmaların Gizli Değeri ve Anlamı Nedir? - 27/07/2022
Yeni bir psikolojik bilimsel araştırma, küçük bir hareketin ve sözün gücünü nasıl hafife aldığımızı ortaya koyuyor... Bilimsel araştırmalara göre yazılan bu makalenin önemli noktaları ve konu başlıkları:
Bazı İnsanlar Neden Hayattan Asla Memnun Olamazlar ? - 19/07/2022
Bazı insanların hayattan neden memnun olmadığına dair şaşırtıcı psikolojik araştırmalar ve bilimsel sonuçlar var… Bu çok iyi bir haber!
Uluslararası Çalışmalar Yapmış, Psikoloji ile doğrudan ilgilenmeyen kişilerin bile tanıdığı dünyaca - 14/07/2022
Amerika’ lı bir psikolog olan Goleman aynı zamanda 12 yıldır New York Times’a davranış ve bilim konuları üzerine yazılar yazmaktadır. Psikoloji, eğitim, bilim, ekolojik kriz ve liderlik üzerine yazılmış 10 adet kitabı bulunmaktadır. Özellikle ‘duygu
Sosyal Medya Kullanımı İlişki Sorunlarına Sebep Oluyor mu ? - 25/06/2022
Hızla teknoloji çağına ayak uydurduğumuz bugünlerde hayatımızın her alanında yer alan akıllı telefonlarımız, bilgisayar ve tabletlerimiz sayesinde bütün dünyaya artık bir tık kadar yakınız. Hal böyle olunca günümüzün ciddi bir oranını da bu teknoloj
 Devamı
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi6
Bugün Toplam79
Toplam Ziyaret210542
Köşe Yazıları Köşe Yazarları
Aile ve Çift Danışmanı Psikolog Atakan Şahin 05057675885
- Mutlu Evliliğin Sırları Nelerdir -

Bireysel Aile Psikolog Fulya Beyribey +90 546 9324624
ÇOCUK VE ERGENLERDE OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK

çocuk gelişim uzmanı Suzan SEVİNDİK
ÇOCUKLAR NEYİ UNUTMAZ

Dr. Mehmet A. Eroğlu Yaşam-Eğitim Koçu 0544 7243650
İkigai

evlilik cinsel terapist nesrin örek 05057675885
Cinsel isteksizlik nasıl ele alınmalı ve tedavi edilmelir?

İSTANBUL YAŞAM KOÇU YÜKSEL KÖKSAL05354336620
Teknoloji Bağımlılığı Nedir? Zararları Nasıl Önlenir?

Kişisel gelişim testleri 0505 767 5885
- Başkalarıyla Yaşayabilme Testi -

Klinik Psikolog Gülten DEMİRDÖVEN
BOŞANMALAR ÇOCUKLARI NASIL ETKİLİYOR?

Öğrenci Koçu Aile Evlilik Çift Danışmanı Dr. Ekrem Çulfa 0533 373 8123
👨🏻‍🏫👩‍🏫Yabancı sınıf arkadaşlarımla nasıl daha cesur iletişim kurabilirim? Sesimi nasıl duyurab

Psikolog Barış Yılmaz
- ANLAŞILMAK İSTEYEN KADIN NE YAPMALI –

Psikolog Buse Yeğin
YEME BOZUKLUĞU NEDİR?

psikolog pedagog aile ve çift terapisi
Dr. Psk. Aile Evlilik Çift Danışmanı Ekrem ÇULFA hakkında yazılan yorum, tavsiye, öneri ve faydalar

sevdadiyarı şiirterapisi
Çocuk olmak ne güzeldi ….

sinem sayışman05333738123
METROPOLİTAN OKUL OLGUNLUK TESTİ

Sosyolog Merve Ege tel 0505 767 5885
İntihar

Uzman Klinik Psikolog Şakir ERNAS 05057675885
Kendi Olmanın Orijinal Otantikliği: Özbenlik, Özgüven ve Özfarkındalık

uzman klinik psikolog sabiha ışık 05333738123
Antisosyal Kişilik Bozukluğu

Yaşam Koçu Aile Koçu istanbul Ayşim Çulfa
Ebeveynler Çocuklarının Karne Notları İle ilgili Nasıl Bir Tutum İçinde Olmalılar?

UZMAN KLİNİK PSİKOLOG GÜLTEN DEMİRDÖVEN

35 Yıllık Tecrübeden Faydalanın Randevu Telefonlarımız: 0216-3476003 ve 0533-3738123

Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.486832.6170
Euro34.601234.7398
ÇOCUK VE ERGENLERDE BAĞIMLILIK VE KURTULMA

ÇOCUK VE ERGENLERDE BAĞIMLILIK VE KURTULMA

Bağımlılık deyince sigara,internet,alkol ve madde bağımlılığı aklıma geliyor. Gelişen

teknoloji ile hayatımıza bir çok yönden kolaylaştırma gelirken diğer yandan yeni riskler

 zararlarıda gelmiştir. Teknoloji çağında internet,sosyal medya araçları,bilgisayar,cep telefonu

 gibi yeni gelişmeler vazgeçilmez hale gelmiştir. Her yaşya görülen bu bağımlılık özellikle

12-18 yaş grubu açısından büyük önem taşır. Bu dönemde bireylerin ailelerinden uzaklaşıp

daha çok arkadaş gibi çevreye yönelmesi bağımlılığı tetiklemektedir. İletişimi artırmak,bilgi

paylaşımını kolaylaştırmak gibi yararları olmasının yanında işyeri ve okul performansının

düşmesi,uyku bozukluğu,internetin olmadığı hayatın getirdiği sıkıcı hayat düşüncesiyle

oluşan insanlarda fiziksel anlamda uzaklaşma görülmektedir. Özellikle okul çağında sık 

görüldüğü için öğrencilerin oldukça ruhsal ve bedensel gelişimlerini, sosyal ilişkilerini kötü

yönde etkileyerek akademik başarılarını da düşüne  aşırı internet/bilgisayar kullanımı bireyin

hem akademik hem de kişisel gelişimini negatif yönde etkilemektedir.

Ülkemizde bireyler eğlenmek,duygusal gereksinimlerini gidermek,sorunlarından

uzaklaşmak,heyecan aramak,gruba dahil olmak için madde/sigara kullanmayı denerler.

Bağımlılıkta Bazı Belirtiler:

  • İstenen keyfin alınabilmesi için internet kullanım süresinin artması
  • Bunaltı
  • İnternette neler olduğu hakkında takıntılı düşünceler
  • İnternet kullanımını bırakmak isteme fakat boşa giden çabaların eşlik etmesi
  • İnternet kullanımı ile boş zamanları değerlendirememe
  • İnternet kullanımı ile randevulara geç kalma

Bağımlılığa Neden Olan Bazı Etmenler:

  • Alkolizm,sigara bağımlılığı aileden model alınarak başlamaktadır 
  • Aile içi sorunlar-çatışmalar bireyi bağımlılığa sürüklemektedir. 
  • Ailenin çocuğa karşı aşırı katı tutumu,evlilik çatışmaları,boşanmış aileler
  • Göç etmek pek çok sorunu beraberinde getirdiği gibi bağımlılığa da neden olmaktadır. 

ÇOCUKLARIMIZI BAĞIMLILIKTAN KORUMALIYIZ AMA NASIL?

Tedaviyi özellikle çocuğun istemesi, tedavi süresince anne ve babanın da katılması gerekiyor.

 Tedavi kişinin maddeyi bırakmasını,sosyal hayata geri dönmesini,kendini keşfetmesini

sağlar. Kişinin psikoloğu ile işbirliği yapması da tedaviyi hızlandırmakta ve başarı oranını

arttırmaktadır. Çocuğun hayatını organize etmek gerekir.Kişinin sorumluluğu üstlenmesini

sağlamak,seçenekleri daraltmak bağımlı kişinin tedaviye gitmesini sağlar.

Bağımlılıkta Yapılması Önerilenler:

  • İnternet kullanımını zıt saatlere kaydırmak
  • Dış durdurucular kullanmak
  • Hedefler belirlemek
  • Boş zaman etkinliği koyma
  • Aile terapisi
  • Çocuğun olumsuz duygularını dışa vurmasına teşvik etmek
  • Ailelerin daha çok çocukla zaman geçirmesi
  • Bilgi için arayınız: 0544-724 3650

 

 

Çocuk Ergen ve Okul Sorunları Randevu:0533-373 8123

Çocuk Ergen Öğrenci ve Okul Sorunları Randevu:0533-373 8123

Hava Durumu
Saat